Fethiye – Göcek Gulf – Bodrum

Misafirleri saat 15:30-16:00 itibariyle tekneye kabul ediyoruz. Teknede hoş geldin içeceklerimizi içerken ekibi tanıştırıyor ve mavi tur rotamız hakkında kısa bir bilgilendirme yapıyoruz. Misafirlerin istekleri doğrultusunda geceleme limanda veya yakın bir koyda yapılacak ve akşam yemeği servis edilecektir.

Kahvaltıdan sonra yüzme molası için Göbün Koyu’na hareket edilir. Koyun girişinde çok dar ama zeytin ve çam ağaçlarıyla çevrili uzun bir koy bulacaksınız. Körfezin ucunda bazı kaya mezarları ve kalıntıları görebilirsiniz. Koyun güneybatısında, suyun içinde kalıntıları bulunan eski bir hamam nedeni ile yörede Kleopatra Hamamı ya da Batık Hamam Koyu olarak da bilinen Manastır Koyu, körfezdeki pek çok koy gibi tektonik kıyı oluşumuna sahip. Koyun hemen arkasındaki tepenin yamacı dikkatle incelendiğinde, bu tektonik yapı ve tepede geçmişte faaliyette olan bir krater gölünün sularını kıyıya indiren kanallar açıkça görülebiliyor. Manastır koyu, kıyıdan tepeye kadar çam ağaçları ve yer yer keçiboynuzu ağaçlarıyla kaplı. Kuzey doğu yönünde kıyıya paralel uzanan bir antik duvar yapısı ve diğer küçük kalıntılar, Likya’nın antik Lydae kentine hiç de uzak olmadığınızı hatırlatıyor. Lydae’ye Ağ Limanından olduğu gibi, Manastır Koyundan da yaklaşık 1,5 saatlik bir patika yürüyüşü ile ulaşabilirsiniz.

Sarsala Koyu, çam ağaçları ile çevrelenmiş uzun taşlı bir plajı ile güzel bir gün geçirmek ve gecelemek için mavi tur yolcularının sıkça kullandığı bir durak noktasıdır. Bu koyda bir restoran da mevcuttur. Bedri Rahmi Koyu, aynı zamanda doğal güzelliği ve tarihi önemi nedeniyle Likya adı olan “Taşyaka” veya “gizli koy” olarak da bilinir. Bedri Rahmi Eyüboğlu Türk edebiyatı, sanat ve resim alanında saygın bir ustaydı. 1973 yazında, yakın arkadaşları ile bir yolculuk sırasında büyük bir kaya üzerine bir balık resmi çizmiştir. Bu mavi koyun girişinde bulunan bu “Balık Kayası” hala yolcuları selamlıyor. Aslında, bu büyük ustanın onuruna bu bölge “Balık Kayası” olarak bilinmektedir. Bedri Rahmi Koyu sert rüzgarlardan iyi korunmaktadır ve bu nedenle burası iyi bir demirleme noktasıdır. Bu koy ayrıca fantastik boyutta bir görüntü oluşturan buradaki zakkum çiçekleri, küçük plajlar ve turkuaz sular arkasındaki tepeleri kaplayan çam ve zeytin ağaçlarıyla da ünlüdür.

Eğer yürüdüğünüz yolu not almazsanız kolayca kaybolabileceğiniz Kille şirin bir çam ormanı olan başka bir koydur. Ayrıca koyla birlikte kilise kalıntıları ve süslemeli taşları da göreceksiniz. Günlük ağaçları ile kaplı olan Günlüklü Koyu, mavi yolculuk için ideal bir durak noktasıdır. Koya Göcek ve Dalaman istikametinden kara yolu ile ulaşım da mümkündür. Akşam yemeği ve geceleme Günlüklü Koyu’ndadır.

Göcek, Türkiye’nin turkuvaz kıyısındaki Fethiye Körfezi’nin en uç kısmında bulunan doğal bir liman ve Dalaman Uluslararası Havalimanı’ndan sadece 30 dakika uzaklıktadır. Göcek bu koydaki ’12 Ada’ya’ ve bu güzel körfezin kuytu koylarına tepeden bakmaktadır. Son zamanlarda bir turizm merkezi olarak ün kazanmış Göcek yatçılık zevki için buraya toplanan turistlerle doludur. Burası aslında Türkiye’de ve dünyada ünlü yatçılık limanıdır. Buraya yapacağınız ziyaretin zevklerinden biri de burada demirlemiş her boyuttaki ve şekildeki tekneler dizisini izlemek için Marina çevresinde bir yürüyüş yapmanızdır. Deniz kıyısı barlar ve restoranlar ile kaplıdır.

Bu adaların bazıları çeşitli denizcilik haritalarında Yassıca Adaları grubu olarak görünür. Göcek’in en yakın limanında demirleme yapabilirsiniz. Fethiye Körfezi’ndeki Yassıca Adaları en romantik yerlerinden biridir ve muhteşem günbatımı fotoğrafı için idealdir. Adalar çok korunaklı ve sığ koylar ve su sporları meraklıları için idealdir, çam ve zeytin ağaçları ile kaplıdır.

Tersane Adası Fethiye Körfezi’ndeki en büyük adadır. Derin ve 100 m uzunluğundaki bir kanal bu adalara erişimi sağlamaktadır. Ayrıca yaz limanı olarak bilinen doğu tarafında kapalı ve korunaklı koyları vardır. Şiddetli rüzgarlar nedeniyle batı tarafı kapalıdır, burada demirlemek için en iyisidir. Tarihi kaynaklara göre Tersane Adaları Telandria olarak anılmaktaydı. Kara ve denizden görülebilen yaklaşık yüz adet antik ev kalıntısı vardır.

Bu ada adını burada yaşayan yaban domuzundan almıştır. Burada yaşadığına inanılan bir prensten sonra burası Prens Adası olarak da anılmaktadır. Domuz Adası’nda birçok sualtı kalıntıları görebilirsiniz.

Kızıl Ada adını gün batımında güneş ışığı taşlara vurduğunda koyu kırmızı bir renk almasından almıştır. Adanın güney ucunda bir deniz feneri, kuzey batısında ise güzel bir dalış noktası vardır. Adanın doğu kıyılarında geniş plajı ile yüzme için uygundur.

Sabah erken saatlerde limana giriş yapıyoruz ve kahvaltının ardından saat 09:30 misafirlerimize veda ediyoruz.

Related Destinastions